İskenderun Körfezi’nde tarihi performans: 39 km’lik parkurda zirve
Hatay’ın İskenderun kıyılarında düzenlenen 5. İskenderun Körfezi Açık Deniz Yüzme Maratonu’nda 21 yaşındaki Elif Berke, 39 kilometrelik zorlu hattı 14 saat 5 dakika 33 saniye 13 salisede tamamlayarak genel klasman ve yaş grubunda Türkiye birincisi oldu. Adana’nın Yumurtalık sahilinden başlayan ultra maraton, İskenderun’da son buldu. Üç bireysel sporcunun start aldığı organizasyonda yüzücülere üç refakat teknesi ve ilk yardım ekibi eşlik etti; finişe ulaşan tek isim ise Elif Berke oldu.
Ülkemizde benzeri az görülen bu ultra maraton, Boğaziçi Olimpik Yüzme Spor Kulübü öncülüğünde beşinci kez gerçekleştirildi. Parkur boyunca karşılaşılan güçlü akıntılar ve 3-4 metreyi bulan dalgalar, temposunu yüksek tutan Berke için en büyük sınavlardan biri oldu. Sporcu, planlanan ideal deniz koşullarında 11 saat olarak öngörülen mesafeyi, sert havanın etkisiyle 14 saatte tamamladığını aktardı.
“Dalgalar zorladı ama bırakmadım”
Sabaha karşı 04.00’te suya giren Berke, akşam 18.00’i geçe finişe ulaştığını söyledi. Yarış sırasında “dinlenmek için bir yüzeye temas etmenin” kurallar gereği diskalifiye sayıldığını belirten sporcu, her yarım saatte bir antrenörünün attığı sıvı gıda ile beslenerek hiç durmadan yüzmeye devam etti.
Disiplinli hazırlık: Haftada 6 gün çift antrenman
Başarısının temelinde istikrarlı çalışmanın bulunduğunu vurgulayan Berke, haftada altı gün, sabah-akşam olmak üzere hem havuz hem de karada kondisyon odaklı antrenman yaptığını ifade etti. Yalnızca su içi çalışmaların yeterli olmadığını, karadaki güç ve dayanıklılık egzersizlerinin performansına doğrudan yansıdığını söyledi.
Sponsor arayışı ve hedefler: Manş, Oceans Seven, Triple Crown
Elif Berke, Türkiye’yi uluslararası arenada temsil etmeyi hedeflediğini belirterek destek çağrısı yaptı. Özellikle yurt dışı parkurların ciddi maliyetler gerektirdiğini, bu nedenle sponsor bulmanın kritik olduğunu dile getirdi. Kendi ifadesiyle ilk hedefi Manş Kanalı, ardından Oceans Seven ve Triple Crown maratonlarına katılmak. Bu süreçte ülkemizde yüzme sporlarına verilen desteğin artırılması gerektiğinin altını çizen Berke, memleketi Denizli’de branşın yeterince ilgi görmediğini de sözlerine ekledi.
“Türk kızlarına imkan verildiğinde her şey mümkün”
Gençlere spor önerisinde bulunan milli yüzücü, fırsat eşitliği sağlandığında Türk kızlarının her alanda büyük başarılar yakalayabileceğini vurguladı. 8 yaşında başladığı yüzme serüveninde en büyük desteği ailesinden aldığını söyleyen Berke, antrenman süreçlerinde her koşulda yanında olan ailesine teşekkür etti.
Spor ekosistemi ve bölgesel gelişim
Türkiye’de açık su maratonlarının yaygınlaşması için paydaşların birlikte hareket etmesi gerektiğini belirten uzmanlar, sürdürülebilir bir yapı için kulüplerin, yerel yönetimlerin ve özel sektörün desteğine işaret ediyor. Bu destekler, sadece sahil kentlerinde değil; İzmir’de ve Ankara’da düzenlenen farklı spor etkinlikleri örneğinde olduğu gibi, ülke genelinde dayanıklılık sporlarının görünürlüğünü artırıyor.
Performans izlemede ölçümleme araçları ve giyilebilir sensörler gibi Teknoloji çözümlerinin kullanımı da açık su sporcularının hazırlık sürecine katkı sağlıyor. Sponsorlukların yerel ve ulusal ekonomiye etkisi ise branşın büyümesinde belirleyici rol oynuyor. Dayanıklılık sporlarının birey sağlığına olumlu etkileri, toplumsal farkındalığın artmasıyla birlikte daha görünür hale geliyor; bu çerçevede Sağlık ve Spor odaklı projelerin desteklenmesi önem taşıyor.
Elif Berke’nin İskenderun’daki başarısı, açık su yüzmede yeni hedefler için güçlü bir motivasyon kaynağı oldu. magazinfikir.com.tr olarak bu ilham verici hikayeyi takip etmeyi sürdürüyoruz.
